1. KİTABIN KONUSU : Birinci Dünya Savaşında bulunan bir
askerin başından geçen olaylar.
2. KİTABIN ÖZETİ :
Teğmen Frederic
Henry , İtalyan sınırında ,bir İtalyan ambulans birliğinde çalışan genç bir
Amerikalıydı. Yeni bir saldırı başlamak üzeredir. Henry izinden karargaha
döndüğünde arkadaşı teğmen Rinaldi, İngilizlerin orada yeni bir hastahane
kurmak için birkaç İngiliz hemşire gönderdiklerini söyler. Sonra da Henry’ i
Catherina Barkley adındaki hemşireyle tanıştırır.
Henry , işten
vakit bulabildikçe, Catherine’i görmeye gitmektedir. Bu içtenlikli tavırlı
İngiliz kızından hoşlanmakta ise de ona
aşık değildir. Henry, cepheye gitmeden önce genç hemşire, kendisine bir
madalyon verir.
Milano’da
doktorun Henry’yi muayene etmesine fırsat kalmadan hemşireler, genç adamın içki
içmesini yasak etmişlerdir ama genç adam bir kapıcıyı kandırarak gizlice içki
aldırtıp yatağının altına saklar. Catherine Barkley de Milano’daki hastaneye
gelmiştir.Henry ona aşık olduğunu hatırlar.Doktorlar, Henry’yi dizinden
ameliyat etmeden önce, altı ay sırtüstü yatakta yatması gerektiğini söylerler.
Henry, ameliyatı ertesi günü yapabileceğini söyleyen bir başka doktora muayene
olmak ister, bu arada Catherine de işlerini bol bol Henry’nin yanında
kalabilecek şekilde ayarlamaktadır.
Ameliyat’tan
sonra Henry ,Milano’da bir zaman daha kalır. Catherine de onun
yanındadır.Lokantalara gidip yemek yerler , araba gezintileri yaparlar. Henry
geceleri yalnızlıktan sıkılmakta ,huzuru kaçmaktadır.Catherine sık sık odasına
gelip geceyi onunla birlikte geçirmeye başlamıştır.
Yaz yerini
sonbahara bırakmış, Henry’ nin yaraları iyileşmiştir.Ekim’ de Henry
hastahaneden çıkıp iyileşme devrini izinli olarak dışarıda
geçirecektir.Catherine’ le Henry , izni birlikte geçirmeyi tasarlamaktadırlar.
Ama genç adam, hastahaneden çıkmadan yeniden yaraları açılır. Başhemşire Henry’
nin hastahaneden taburcu edilmemek için bile bile içki içip yaraların azmasına
neden olduğunu ileri sürer. Henry cepheye gitmeden önce Catherine’ le birlikte
geceyi bir otel odasında geçirirler.Genç kız ona hamile olduğunu söyler .
Henry cepheye
döner, üç ambulansı hastahane malzemesiyle doldurup güneye, Po vadisine gitme
emrini almıştır.Askerlerin morali çok bozuktur. Rinaldi , Henry ‘ nin dizinde
yapılan ameliyatın başarılı olduğunu sürer. Henry’nin daha nikahlanmadan evli
bir erkek gibi davranmaya başladığını söyler. Cephede , İtalyanlar Alman
birliklerinin Avusturya birliklerini takviye ettiğini öğrenince Caporetto’ dan
geri çekilmeye başlarlar. Bu, tarihin en korkunç geri çekilmelerinden biridir.
Henry hastahane malzemesiyle yüklü ambulanslardan birini kullanmaktadır.Güneye
doğru geri çekilirlerken ambulans yoldaki tıkanıklık yüzünden uzun zaman
beklemek zorunda kalır. Henry, yolda iki
İtalyan çavuşunu arabaya alır. Gece şiddetli yağan yağmur altında geri çekilme
harekatı saatlerce devam eder.
Şafak sökerken
Henry Udine’e daha çabuk varabilmek
amacıyla kestirme yollardn birine sapar . Ambulans yolun çamurlarına saplanır.
Çavuşlar arbadan inip yalnızca yollarına devam etmek isteseler de Henry onlara
arabanın çamurdan çıkarılmasına yardım etmelerini söyler.Çavuşlar buna
yanaşmazlar ve kaçarlar. Henry ateş edip bir tanesini yaralar. Öbürü tarlalara
doğru kaçarak kurtulur. Henry’nin yanında yürüyen bir İtalyan ambulans şoförü,
yaralı bir İtalyanı başının arkasından vurarak öldürür. Henry ve üç arkadaşı
yürüyerek Udine’nin yolunu tutarlar. Udine karşıdan göründüğü sırada Henry’nin
grubundaki askerlerden biri bir, İtalyaan , kurşunuyla ölür. Öbürleri bir
ahırda saklanıp ortalıktan el ayak çekildikten sonra tekrar yola koyulurlar.
Udine’ nin içinden geçip Taglimento nehrine doğru uzanmakta olan askerlere
yetişeceklerdir.
Artık İtayan
ordusu tam bir keşmekeş içinde bulunmaktadırlar, Askerler silahlarını yere
fırlatmakta, subaylar hırsla
apoletlerini söküp atmaktadırlar. Taglimento nehrinin üzerinden geçen tahta
köprünün öbür yanında bir askeri mahkeme kurulmuştur.Orduya ve rütbeye hakaret
eden subaylar hemen muhakeme edilip kurşuna dizilmektedirler. Henry’ de
bunların arasındadır, ama bir kolayını bulup nehre atlayarak kurtulur. Venedik
ovasına yürüyerek geçer, sonra bir yük trenine atlayıp Milano’ya gelir.Yattığı
hastahaneye uğrar , İngiliz hemşirelerin Stresa’ ya gönderildiklerini öğrenir.
Caporetto ‘ dan
geri çekildikleri sırada Henry, silahlara veda etmiştir. Milano’ da bir
Amerikan arkadaşından sivil elbiseler satın alır. Trenle Stresa’ ya gider,
orada izine çıkmış olan Catherine’ i bulur. Henry’ i kaldığı otelin barmeni ,
resmi makamların onu orduyu terk suçundan ertesi sabah tevkife hazırladıklarını
haber verir. Onlara sandalını kiralamayı önerir. Bununla Catherine ve
Henry İsviçre’ ye geçebilirdi. Henry ,
bütün gece kürek çeker. Sabahlayin elleri yara bere içindedir , öyleki ,kürek
çekmek şöyle dursun , küreklere dokunmasına bile imkan yoktur. Henry’ nin karşı
koymasına aldırmadan Catherine küreğe geçer. Sağsalim İsviçre’ varırlar, hemen
tutuklanırlar. Henry , kürek çekmesini seven bir sporcu olduğunu ve kış sporları
yapmak için İsviçre’ ye geldiklerini söyler. Henry’ le Catherina’ nin tamam
oluşu, başlarının derde girmesini önler.
Sonbaharın geri
kalan günlerinde ve kışın Montreux dolaylarında bir otelde kalırlar. Evlenme
işini de konuşurlar, ama Catherine çocuğunu dünyaya getirmedikçe nikah
memurunun karşısına çıkmak istemez.Kayak yaparlar , gezerler, gelecek için
güzel şeyler düşlerler.
Catherine’ nin
doğum yapacağı zaman yaklaşınca bir hastahaneye yakın yerde bulunmak amacıyla
Lusanne’ ye giderler. İlkbaharda Montreux’ ye dönmeyi düşünürler. Hastahanede
Catherine’ in sancıları çok fazla olduğu için doktor, onu bayıltmak zorunda
kalmıştır. Saatlerce süren sancılardan sonra Catherine ölü bir çocuk dünyaya
getirir. Hemşire, Henry’ i karnını doyurması için dışarıya göndermiştir. Tekrar
hastahaneye döndüğü zaman Catherine’ in bir kanama geçirdiğini öğrenir. Odasına
gidip Catherine’ ölünceye kadar onun yanında kalır.Henry’ nin yapacağı bir şey
yoktur, konuşacak bir kimsesi, gidecek bir yeri de yoktur. Catherine ölmüştür
artık. Hastahaneden çıkar ağır ağır oteline doğru yürür. Yağmur yağmaktadır.
3.KİTABIN ANA FİKRİ : Ölüm denilen gerçek anlaşılırsa,
hayatın yaşanmaya değer güzellikte olduğu ve önemli anları bullunduğu.
4.KİTAPTAKİ OLAYLARIN VE ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Teğmen Frederic HENRY
: Birinci Dünya Savaşın da cesurca savaşan bir Amerikan askeri.
Teğmen Rinaldi : Henry’ e her zaman destek çıkan kahraman bir asker ve iyi
bir dost.
Catherine BARKLEY
: Her konuda sevdiği kişi için her şeyi yapabilecek bir kız.
CAPORETTO : İtalyan birliklerinin Alman birlikleri
saldırısı sonucu terk ettikleri yer.
UDINE : Savaş sırasında Henry’ nin ulaşmaya
çalıştığı yer.
STRESA : Catherine’ nin işi gereği gönderildiği yer.
İTALYA : İtalya sınırında Henry o sıralar
çalışmaktadır.
MONTREUX : Henry ile Catherine’ nin tatil yapmak için gittikleri yer .
LUSANNE : Catherine’ nin doğum yaptığı yer.
5. KİTAP HAKKINDAKİ ŞAHSİ GÖRÜŞLER : Bu eseri okurken insan
adeta kendini kaybediyor o yılları sanki kendisi yaşıyormuş gibi oluyor.
6. KİTABIN YAZARI HAKKINDA BİLGİ :
1899’ da doğdu.
Babası sporla da uğraşan bir doktordu. Ernest’ in de kendisi gibi doktor
olmasını istiyordu. Orta öğrenimini tamamladıktan sonra ‘ City Kansas Star ‘ gazetesinde iş buldu; iki
ay sonra da bu işi bırakarak İtalya’ ya gitti. Birinci Dünya Savaşı na katıldı.
Bu günlerin ürünü olarak da ‘ Silahlara Veda ‘ adlı romanını yazdı. 1919’ da
ağır yaralandı. Amerika’ ya giderek Toronto Star gazetesinde yazmaya başladı;
gazetesi tarafından muhabir olarak Ortadoğu’ ya gönderldi. Bir süre Paris’ te
yaşadı.İspanya iç savaşının başladığı 1936 yılında da İspanya’ya gitti.
Eserlerinde gezip gördüğü yerleri iyi bir gözlemin sonucu olarak vermesini
bildi. Rmanlarının yanı sıra hikayeleriyle ün saldı.Amerikan hikayeciliğinde
gerçekciliğin öncüsü oldu. İhtiyar Balıkçı adlı eseriyle Nobel Ödülü’ nü
kazandı.
ESERLERİ : Çanlar Kimin İçin
Çalıyor, Afrikan’ nın Yeşil Tepeleri, İhtiyar Adam ve Deniz, Ya Hep Ya Hiç,
Güneş de Doğar, Paris Bir Şenliktir, Irmağın Ötesi.